Merhaba,


Bilindiği üzere görevde yükselme sınavı tarihi 23 Mart 2019 olarak belirlenmiş ve sınav konuları hakkında köklü bir değişikliğe gidilmiştir. Açıkçası eklenen konuları gördüğümde şaşırmadım değil. Sadece idare memurluğunu ele alacak olursak; 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu, 3713 Terörle Mücadele Kanunu, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gibi alanı oldukça geniş olan kanunların eklendiğini görüyoruz. Hukuk fakültesi mezunu birisi olarak üniversitede bu dersleri geçmenin hiçte kolay olmadığını söylemek isterim. Lakin sizlere ayrıntıya girmeden yüzeysel sorular geleceğini tahmin ediyorum. Bu sebeple hukuk mezunu olmayanlar için hazırlanan kitaplardan yararlanmanızı öneririm. Hatta AÖF Adalet Bölümü kitapları bile tahminimce sizin için yeterli olacaktır.  Bir de maalesef hukuki terimlerde eksiğiniz olacaktır. Bu durumu da hukuki terimler sözlüğünden yararlanarak aşabilirsiniz. 
Size yüzeysel olarak Türk  ceza kanunumuz hakkında bilgiler vermek istedim. 


1-Ceza kanununun amacı nedir? 
Ceza Kanununun amacı; kişi hak ve özgürlüklerini, kamu düzen ve güvenliğini, hukuk devletini, kamu sağlığını ve çevreyi, toplum barışını korumak, suç işlenmesini önlemektir. 


2- Ceza hukukunun kaynakları nelerdir?
a-Asli kaynaklar
aa- Yazılı olan asli kaynaklar: Anayasa, kanunlar, kanun hükmünde kararnameler, milletlerarası anlaşmalar, tüzükler, yönetmelikler
ab-  Yazılı olmayan asli kaynaklar : Örf- adet hukuku
b- Yardımcı kaynaklar : Doktrinler, içtihatlar


3- Suçta ve cezada kanunilik ilkesi nedir?
Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Kanunda yazılı cezalardan ve güvenlik tedbirlerinden başka bir ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunamaz. Yani özetle şunu söylüyor; birisine ceza verilecekse muhakkak bunun kanunda yeri olmalı. Şu an kanunumuzda zina suç değil. Bu sebeple kimseye zinadan ceza verilemez. Ayrıca kanundan yazılan cezadan başkada ceza verilemez. 


4- Kanun önünde eşitlik nedir? 
Ceza Kanununun uygulamasında kişiler arasında ırk, dil, din, mezhep, milliyet, renk, cinsiyet, siyasal veya diğer fikir yahut düşünceleri, felsefi inanç, milli veya sosyal köken, doğum, ekonomik ve diğer toplumsal konumları yönünden ayrım yapılamaz ve hiçbir kimseye ayrıcalık tanınamaz.


5- Cezada orantılılık nedir?
Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur. Örneğin; basit yaralama suçunu işleyen bir kişiye 100 yıl hapis cezası vermek cezada orantısızlıktır. 


6- Ceza kanununun bağlayıcılığı nedir? 
Ceza kanunlarını bilmemek mazeret sayılmaz. Örneğin; hırsızlık yaptıktan sonra “Ben bu durumun suç olduğunu bilmiyordum” deseniz bile cezadan kurtulamazsınız.


7- Ceza kanununun zaman bakımından uygulanışı nasıldır?
İşlendiği zaman suç sayılmayan bir fiilden dolayı kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Mesela zina suçunu ele alalım. Şu an ki TCK’ya göre suç değil. İşlense bile ceza verilemez. Varsayalım gözden kaçtı ve  hakim yanlışlıkla ceza verdi, bu cezanın hiçbir geçerliliği yoktur.
İşlendikten sonra yürürlüğe giren kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı da kimse cezalandırılamaz ve hakkında güvenlik tedbiri uygulanamaz. Böyle bir ceza veya güvenlik tedbiri hükmolunmuşsa infazı ve kanuni neticeleri kendiliğinden kalkar.
Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur. Bu şu demek; suç işlendi ve 10 yıl hüküm verildi. Daha sonra kanun değişikliği yapıldı ve aynı suçun cezası 5 yıla düştü. Siz 10 yıl değil, 5 yıl olan cezadan sorumlu olacaksınız.  Yani sizin lehinize olan madde uygulanır. 


8- Ceza kanunlarının yer bakımından uygulanması nasıldır? 
Türkiye'de işlenen suçlar hakkında Türk kanunları uygulanır. Fiilin kısmen veya tamamen Türkiye'de işlenmesi veya neticenin Türkiye'de gerçekleşmesi halinde suç, Türkiye'de işlenmiş sayılır. 
Suç;
 a) Türk kara ve hava sahaları ile Türk karasularında, 
b) Açık denizde ve bunun üzerindeki hava sahasında, Türk deniz ve hava araçlarında veya bu araçlarla,
 c) Türk deniz ve hava savaş araçlarında veya bu araçlarla, 
d) Türkiye'nin kıt'a sahanlığında veya münhasır ekonomik bölgesinde tesis edilmiş sabit platformlarda veya bunlara karşı işlendiğinde Türkiye'de işlenmiş sayılır.


9- Türkiye’de işlediği suçtan ötürü yabancı ülkede hakkında hüküm verilen kimse Türkiye’de yeniden yargılanır mı?
Evet. Kişi Türkiye’de yeniden yargılanacaktır. 


10- Türk vatandaşı yabancı bir ülkede suç işlerse ne olur? 
Bir Türk vatandaşı, 13 üncü maddede yazılı suçlar dışında, Türk kanunlarına göre aşağı sınırı bir yıldan az olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçu yabancı ülkede işlediği ve kendisi Türkiye'de bulunduğu takdirde, bu suçtan dolayı yabancı ülkede hüküm verilmemiş olması ve Türkiye'de kovuşturulabilirliğin bulunması koşulu ile Türk kanunlarına göre cezalandırılır. Örneklendirecek olursak; birkaç gün önce Ukrayna’da tıp eğitimi gören 2 türk vatandaşı kız öğrenciyi yine türk vatandaşı olan bir erkek öldürmüştü. Türkiye’ye giriş yapan failin Türkiye’de tutuklanmasının kaynağı bu maddedir. 
Yukarıda suçun alt sınırı 1 yıl ise uygulanacak maddeyi yazdık. Peki suçun alt sınırı 1 yıldan az ise ne olacak?
Suç, aşağı sınırı bir yıldan az hapis cezasını gerektirdiğinde yargılama yapılması zarar görenin veya yabancı hükûmetin şikayetine bağlıdır. Bu durumda şikayet, vatandaşın Türkiye'ye girdiği tarihten itibaren altı ay içinde yapılmalıdır.


11-  Türkiye’de yabancı uyruklu bir vatandaş suç işlerse ne olacak? 
Bir yabancı, 13 üncü maddede yazılı suçlar dışında, Türk kanunlarına göre aşağı sınırı en az bir yıl hapis cezasını gerektiren bir suçu yabancı ülkede Türkiye'nin zararına işlediği ve kendisi Türkiye'de bulunduğu takdirde, Türk kanunlarına göre cezalandırılır. Yargılama yapılması Adalet Bakanının istemine bağlıdır.
Yukarıdaki fıkrada belirtilen suçun bir Türk vatandaşının veya Türk kanunlarına göre kurulmuş özel hukuk tüzel kişisinin zararına işlenmesi ve failin Türkiye'de bulunması halinde, bu suçtan dolayı yabancı ülkede hüküm verilmemiş olması koşulu ile suçtan zarar görenin şikayeti üzerine fail, Türk kanunlarına göre cezalandırılır.
Mağdur yabancı ise farklı bir prosedür uygulanıyor. Lakin derine inmemek adına bu kısımdan bahsetmeyeceğim. İlgilenenler TCK 12/3’e bakabilir.


12- Şahıs bir suç işledi ve başka bir ülkede gözaltı, tutukluluk veya hükümlülük tedbirlerine maruz kaldı ve 10 yıl hüküm aldı ve cezasını infaz etti diyelim.  Türkiye’ye geldi Türkiye’de de yargılandı. Aynı suçtan Türkiye’de de hüküm aldı. Verilen hükmü sil baştan mı infaz edecek?
Nerede işlenmiş olursa olsun bir suçtan dolayı, yabancı ülkede gözaltında, gözlem altında, tutuklulukta veya hükümlülükte geçen süre, aynı suçtan dolayı Türkiye'de verilecek cezadan mahsup edilir. Mesela yurtdışında işlediği cezanın hükmü 10 yıl olsun. Bu cezayı yurtdışında infaz ettikten sonra Türkiye’ye geldi tekrar yargılandı farz edelim. Türkiye’de bu cezanın hükmü 12 yıl olsun. Kişi sadece 2 yıl ceza alacaktır. Yurtdışında yattığı 10 yıl mahsup edilir. 


13- Türkiye’nin egemenlik alanı dışında işlenen suçlarda yaptırım nasıldır? 
Türkiye'nin egemenlik alanı dışında işlenen suçlar dolayısıyla Türkiye'de yargılama yapılırken, Türk kanununa göre verilecek olan ceza, suçun işlendiği ülke kanununda öngörülen cezanın üst sınırından fazla olamaz. Ancak suçun; 
a) Türkiye'nin güvenliğine karşı veya zararına olarak, 
b) Türk vatandaşına karşı ya da Türk kanunlarına göre kurulmuş özel hukuk tüzel kişisi zararına olarak, İşlenmesi durumunda, yukarıdaki fıkra hükmü uygulanmaz. 


14- Ceza sorumluluğu şahsidir. Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz. Örneğin, babanızın yaralama suçunu işlediğini düşünelim. Bu sebepten ötürü sizin gözaltına alınmanız söz konusu olamaz. 


15- Tüzel kişi suç işlerse ne olacak?
Tüzel kişiler hakkında ceza yaptırımı uygulanamaz. Ancak, suç dolayısıyla kanunda öngörülen güvenlik tedbiri niteliğindeki yaptırımlar saklıdır. Tüzel kişiye örnek verecek olursak; vakıf, dernek, belediye vb.


16- Kast nedir? 
Kast, suçun kanuni tanımındaki unsurların bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesidir. Örneğin; bir kişiye bilerek ve isteyerek tokat atmışsanız bu kasıtlı olarak işlenen basit yaralama suçunu oluşturur. 


17- Olası kast nedir?
Kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi halinde olası kast vardır. Burada “Olursa olsun” mantığıyla düşünme vardır. Örneğin; bir düğüne gittiniz. Ortamın verdiği enerjinin de etkisiyle silahınızı çıkarıp havaya ateş ettiniz. O sırada silah tutukluk yaptı “Tutukluk yaparsa yapsın” dediniz, tetiği zorladıkça zorladınız. Silahtan  çıkan kurşunla 2 kişiyi öldürdünüz. İşte burada olası kast vardır. Olası kastın; kast ve bilinçli taksirden ayırt edilmesi zordur.


18-  Taksir nedir? 
Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir. Her suçun taksiri olmaz. Bir suçun taksirle işlenebilmesi için kanunda özellikle belirtilmiş olması gerekir. Taksirde fiil işlenmek istenmiyor. Örneğin; aracınızın tüm bakımları yapıldı ve trafikte kurallara uyarak yolculuk yapıyorsunuz. Birden fren tutmamaya başladı ve karşıdan karşıya geçmekte olan bir şahsa çarparak yaralanmasına neden oldunuz. İşte burada taksirli bir eylem vardır.


19- Bilinçli taksir nedir? 
Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır; bu halde taksirli suça ilişkin ceza üçte birden yarısına kadar artırılır. Örneğin; gece dışarı çıktınız ve alkol kullandınız. Daha sonra aracınıza binip evinizin yolunu tuttunuz. Yolda alkolün verdiği bilinç bulanıklığınız sebebiyle bir yayaya çarpıp öldürdünüz. İşte burada bilinçli taksirle ölüme sebep olmaktan sorumlusunuz.


20- Bilinçli taksir ve olası kast arasındaki fark nedir?
Olası kastta olayla ilgili bir öngörünüz var ama olursa olsun diye hareket ediyorsunuz, bilinçli taksirde ise öngörü var fakat olmasını istemiyorsunuz. 


21- Örneğin; yanlışlıkla araçla geri geri giderken evladını ezip öldüren kişilere neden hapis cezası verilmiyor?
Taksirli hareket sonucu neden olunan netice, münhasıran failin kişisel ve ailevi durumu bakımından, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açmışsa ceza verilmez diyor kanun. Normal olan kimse  evladına, eşine, dostuna bir zarar vermek istemez. Eğer taksirle böyle bir şey yaptıysa bu durum adli merciler ile tespit edildiyse, bu kişiye ceza verilmiyor. Çünkü kişinin yaşadığı vicdan harbi alacağı hapis cezasından daha ağır oluyor. Bu durumun istisnası bilinçli taksirde var. Kanun diyor ki; bilinçli taksir halinde verilecek ceza yarıdan altıda bire kadar indirilebilir. Burada cezasızlık söz konusu değil, cezada indirim söz konusudur.


22- Neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış suç nedir?
Bir fiilin, kastedilenden daha ağır veya başka bir neticenin oluşumuna sebebiyet vermesi halinde, kişinin bundan dolayı sorumlu tutulabilmesi için bu netice bakımından en azından taksirle hareket etmesi gerekir. Örneğin; cinsel saldırı suçu işlenmesi neticesinde mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur (TCK md.102/5)  
Görevde yükselme sınavı ile ilgili ilk yazımda, size ceza kanunun genel kısmından bahsetmek istedim. Yukarıda da belirttiğim gibi, ceza kanunu uçsuz bucaksız bir denize benzer. Öğrenmesi ve uygulanması için çok iyi idrak edilmesi gerekir. Tek seferde ceza hukuku notunu yazıp paylaşmak inanın imkansız. Siz buna çalışırken bende 24.maddeden sonraki hükümleri yazmaya çalışırım.                                                                                                                          
                                                                            İyi çalışmalar…

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
CEMİL OKAN MİKYAS 5 yıl önce

emeği̇ni̇ze sağlik