ADALETİN TECELLİSİ VE CEZA İNFAZ KURUMLARININ ROLÜ
Herkese Merhaba Sevgili Meslektaşlarım, İnfaz ve Koruma Memurları Haber Sitesi ( www.infazvekoruma.net ) ‘te Bu Benim İlk Makalem Olacak, Bundan sonra dilimizin döndüğünce ceza infaz kurumları ve burada görev yapan meslektaşlarımızın sesini ve kurumlarımızın sorunlarını, “İnfaz ve Koruma Memurları Haber Sitesi” vasıtasıyla duyurmaya çalışacağız. Bu günkü ilkyazımızın konusu “Adaletin Tecellisi Ve Ceza İnfaz Kurumlarının Rolü”
Ceza infaz kurumları toplumun bir gerçeğidir ve bu kurumlarda barınan hükümlü ve tutuklular da bu topluma ait bireylerdir. Dolayısıyla cezasını infaz eden insanlar tekrar ait olduğu topluma bir gün geri döneceklerdir.
Burada asıl önemli olan mesele, bu insanların ceza infaz kurumlarında kaldıkları süre içerisinde doğru temas sağlanarak onların sosyalleşmesini teşvik etmek, kanunlara nizamlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan birer birey olarak yetiştirilmesidir. Bunu başardığımız takdirde infaz sürecinin temel amacını gerçekleştirmiş olacağız. Bizler; bu zor görevi yerine getirirken, devletin ciddiyetini, hoşgörüsünü ve sevgisini bir arada göstermek zorundayız.
Biliyoruz ki artık ceza infaz kurumları bir cezalandırma yeri değil, cezaların infaz edildiği yerdir. Bunu hem ceza infaz kurumu çalışanları olarak bizler hem de kamuoyu çok iyi bilmektedir. Bugün birçok konuda olduğu gibi insan hakları konusunda da Avrupa’daki birçok ülkenin ceza infaz kurumlarından çok daha ilerdeyiz. Bunu laf olsun diye söylemiyorum katıldığım birçok seminer ve toplantılarda bizzat o ülkelerin uzmanları tarafından dile getirilmiştir. Durum böyle olmasına rağmen, bizim ülkemizdeki bir takım sözde insan hakları savunucuları, ceza infaz kurumlarında mahkûmlara özelliklede çocuklara kötü muamele yapılıyor algısı oluşturulmaya çalışılmaktadır. Gerek insan hakları savunucuları gerekse de mağdur ve suçlu yakınları bilmelidir ve emin olmalıdır ki “temel insan haklarına saygı” ceza infaz kurumlarında çalışan, her kademedeki personel tarafından içselleştirilmiştir.
Toplumun belki de en zor görevini ifa eden ceza infaz kurumu çalışanları, hükümlü ve tutukluların kurumda kaldıkları süre içerisinde onları topluma yeniden hazırlamak için gece gündüz demeden özveriyle çalışmaktadırlar. Ceza infaz kurumlarında hükümlü ve tutukluların yeniden topluma kazandırılması için yapılan bu çalışmalar, her ne kadar toplum tarafından çok da fark edilmese de, bizler; en iyi yatırımın insana yapılan yatırım olduğunu çok iyi biliyor ve buna göre hareket ediyoruz. Bu görevin ulviliğinin bilincinde olan bizler; ceza infaz kurumu çalışanları olarak, Genel Müdürlüğümüzün hedefleri doğrultusunda, adil, dürüst, insan hak ve özgürlüklerine saygılı, tarafsız ve hoşgörülü bir yaklaşımla, bu güne kadar canla başla çalıştık; bu günden sonrada aynı azimle çalışmaya devam edeceğiz. Çünkü biliyoruz ki insana hizmet hakka hizmettir.
Toplumların ayakta kalması huzurlu ve güvenli bir ortamda yeni nesillerin yetiştirilebilmesi için hepimizin adalete ihtiyacı vardır. Adaletin kalmadığı, kargaşanın hâkim olduğu toplumlarda huzur ve güveni aramak beyhudedir. Bu nedenle devlet; birey, toplum ve kurumların güvenliğinin sağlanabilmesi için bir takım önlemler almıştır. Devlet, gerek kendi güvenliğini gerek devleti oluşturan kurum ve bireylerin güvenliğini sağlamak için yasal kurumlar oluşturmuştur. Bu kurumlardan bazıları; ordu, jandarma, polis teşkilatı, ceza infaz kurumları ve bağımsız mahkemelerdir. Bu kuruluşlar, devleti ve devleti oluşturan vatandaşların belirli konulardaki hakları, bireysel ve kamusal güvenliğini sağlamakla yükümlüdürler. Bu güvenlik kuruluşları gücünü, yetkisini ve sorumluluklarını yasalardan alırlar. Hepimizin bildiği gibi adaletin sağlanabilmesi için, yasaların suç saydığı bir fiili işleyen kişiler kim olursa olsun bağımsız mahkemelerce yargılanırlar ve suçlu bulunması durumunda cezası infaz edilmek üzere ceza infaz kurumlarına gönderilirler. Adaletin tam olarak sağlanabilmesi için verilen cezanın eksiksiz olarak infaz edilmesi önemlidir.
Mahkemelerce verilen kararlar, yerine getirilmediği takdirde, toplumun devlete ve onun tesis etmeye çalıştığı adalete olan güven sarsılır. Bu durumda, toplumda huzur ve sükûnun yerini, kargaşa ve düzensizlik alacaktır. Bu da bize gösteriyor ki, adaletin tecellisinde ceza infaz kurumlarının rolü önem arz etmektedir. 31.05.2015
Dursun MÜLAZIMOĞLU